İçindekiler
- 1 Ağır Ceza Mahkemeleri Hangi Davalara Bakar
- 1.0.1 5235 Sayılı Kanunun 12. Maddesi
- 1.0.2 Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısmı Kapsamında Suçlar
- 1.0.3 Özel Kanunlar ve Ağır Ceza Mahkemelerinin Yetkisi
- 1.0.4 Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Özel Mahkemelerin Yetkileri
- 1.0.5 Görev Alanı ve Suç Türleri
- 1.0.6 Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri
- 1.0.7 Ağır Ceza Mahkemelerinin Yapısı ve Yargılama Usulü
- 1.0.8 Kararların İstinaf ve Temyiz Süreci
- 1.0.9 Değerlendirme
- 1.1 Avukat Desteği
- 1.2 Gizlilik
Ağır Ceza Mahkemeleri Hangi Davalara Bakar
Ağır Ceza Mahkemeleri, Türk yargı sisteminde suçların nitelikleri ve ağırlığına göre özel olarak belirlenmiş bir yargılama görevi üstlenen yüksek yargı mercileridir. Suçluların yargılandığı mahkemeler arasında en ciddi suçları ele alan ve adaletin sağlanmasında kritik bir rol oynayan bu mahkemeler, hem toplumun hukuk düzeninin korunmasına hem de bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin güvence altına alınmasına katkı sağlamaktadır. Ağır Ceza Mahkemelerinin görev alanına giren davalar, genellikle yüksek cezai müeyyideler gerektiren ve kamu düzenine ciddi tehdit oluşturan suçlar olup, bu mahkemelerin kararları hukuki güvenlik ve adalet duygusu açısından büyük önem taşımaktadır.
Adalet sistemi içerisinde farklı mahkeme türlerinin görev ve yetki alanları, kanunlarla net bir şekilde belirlenmiştir. Bu bağlamda, Ağır Ceza Mahkemeleri, toplumun düzenini ve güvenliğini tehdit eden ciddi suçların yargılandığı özel yetkili mahkemeler olarak önemli bir fonksiyon üstlenir. Sıklıkla merak edilen ve yargı sistemiyle ilgili en çok sorulan sorulardan biri olan “Ağır Ceza Mahkemeleri hangi davalara bakar?” sorusunun yanıtı, 5235 sayılı “Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun” ile düzenlenmiştir. Bu kanun, Ağır Ceza Mahkemelerinin görev alanlarını ve hangi tür suçlara bakacağını ayrıntılı bir şekilde belirler.
5235 Sayılı Kanunun 12. Maddesi
5235 sayılı Kanunun 12. maddesi, Ağır Ceza Mahkemelerinin görev alanını açıkça tanımlamaktadır. Bu maddeye göre, kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanunu’nda yer alan belirli suçlar, ağır ceza mahkemelerinin yetki alanına girmektedir. Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla ağır ceza mahkemeleri görevlidir.
Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısmı Kapsamında Suçlar
Ağır Ceza Mahkemelerinin görev alanına giren diğer suçlar, Türk Ceza Kanunu’nun İkinci Kitap Dördüncü Kısmında tanımlanmıştır. Bu kısımda yer alan ve toplumun temel güvenliğine ve kamu düzenine ciddi tehdit oluşturan suçlar, ağır ceza mahkemelerinde yargılanır. Bu suçlar arasında:
- Devletin Birliğini ve Ülke Bütünlüğünü Bozma Suçları: Anayasal düzeni zorla değiştirmeye yönelik fiiller, vatana ihanet suçları gibi devletin güvenliğine karşı işlenen suçlar bu kapsamdadır.
- Casusluk Suçları: Devletin güvenliğine dair bilgileri yabancı bir ülkeye iletmek gibi faaliyetler casusluk suçu olarak değerlendirilir ve ağır ceza mahkemelerinin yetki alanına girer.
- Terör Suçları: Terörle Mücadele Kanunu kapsamında tanımlanan ve kamu düzenini, devletin güvenliğini tehdit eden terör eylemleri de ağır ceza mahkemelerinde yargılanır.
Özel Kanunlar ve Ağır Ceza Mahkemelerinin Yetkisi
5235 sayılı Kanun, sadece Türk Ceza Kanunu’ndaki suçlarla sınırlı kalmayıp, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar dolayısıyla açılan davaların da ağır ceza mahkemelerinde görülmesini öngörür. Terörle Mücadele Kanunu, Türkiye’nin milli güvenliğine tehdit oluşturan terör örgütleri ve faaliyetlerini engellemeye yönelik hükümler içerir. Bu kapsamda terör suçları, örgütlü suç faaliyetleri ve kamu düzenini bozmaya yönelik şiddet eylemleri, ağır ceza mahkemelerinin yargılama alanına dahildir.
Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Özel Mahkemelerin Yetkileri
Ağır Ceza Mahkemelerinin yetki alanının belirlenmesinde istisnalar da mevcuttur. Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın yargılayacağı kişilere ilişkin hükümler, ağır ceza mahkemelerinin yetki alanı dışında kalır. Anayasa Mahkemesi, belirli üst düzey kamu görevlilerinin ve devlet görevlilerinin yargılamasını yaparken, Yargıtay da yine belirli davalarda ilk derece mahkemesi olarak görev yapar. Ayrıca, askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler ve çocuk mahkemelerinin özel kovuşturma yetkileri saklıdır. Askeri suçlar ve disiplin suçları ile çocukların karıştığı suçlar, genellikle kendi özel mahkemelerinde görülmektedir.
Görev Alanı ve Suç Türleri
Ağır Ceza Mahkemelerinin baktığı davalar, Türk Ceza Kanunu ve diğer ceza kanunlarında belirtilen, belirli bir ceza sınırını aşan suçları kapsamaktadır. Bu mahkemelerin görev alanına giren davalar arasında, Türk Ceza Kanunu’nda belirtilen 10 yıldan fazla hapis cezası gerektiren suçlar ile kanunların özel olarak ağır ceza mahkemesine tabi tuttuğu diğer suçlar bulunmaktadır. Bu kapsamda Ağır Ceza Mahkemeleri, adam öldürme, yağma, cinsel saldırı, uyuşturucu madde ticareti, terör suçları, nitelikli dolandırıcılık, organize suç faaliyetleri ve kamu güvenliğine karşı işlenen suçlar gibi ağır suçları yargılar. Ayrıca, devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik girişimler ve casusluk faaliyetleri gibi devlete yönelik tehdit oluşturan suçlar da bu mahkemelerin yetki alanındadır.
Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri
Bazı Ağır Ceza Mahkemeleri, belirli suç türlerinde ihtisaslaşmış olup, kamuoyunda “özel yetkili” olarak anılmaktadır. Özel yetkili ağır ceza mahkemeleri, genellikle terör suçları ve örgütlü suç faaliyetleri gibi devletin güvenliğini tehdit eden veya toplumsal barışı bozma potansiyeli taşıyan suçlarla ilgilenir. Bu mahkemelerin yetki alanı ve görev tanımları, yargı reformları ve hukuki düzenlemeler doğrultusunda zaman zaman değişiklik gösterebilmektedir. Bu nedenle, bu tür mahkemelerin yargılama usulleri ve yetkileri, ulusal güvenlik politikaları ve hukuk düzeninin ihtiyaçlarına göre şekillendirilmektedir.
Ağır Ceza Mahkemelerinin Yapısı ve Yargılama Usulü
Ağır Ceza Mahkemeleri, bir başkan ve iki üye hakimden oluşur. Yargılama sürecinde, mahkeme heyeti suçun niteliğine göre delilleri değerlendirir, tanıkları dinler, bilirkişi raporlarını inceler ve nihayetinde bir karara varır. Yargılama usulü, adil yargılanma hakkı ve savunma hakkının korunması prensiplerine sıkı sıkıya bağlıdır. Sanıkların savunma yapma hakkı olduğu gibi, müşteki ve mağdurların da davanın seyrine etki edebilecek beyan ve deliller sunma hakları mevcuttur. Bu süreçte, savunma avukatlarının rolü büyük önem taşır; sanıkların haklarını en iyi şekilde koruyarak adil bir yargılama süreci yürütülmesini sağlamak, avukatların asli görevidir.
Kararların İstinaf ve Temyiz Süreci
Ağır Ceza Mahkemelerinde verilen kararlar, hukuki denetim amacıyla istinaf mahkemelerine ve Yargıtay’a taşınabilir. Bu denetim mekanizması, kararların hukuka uygunluğunu kontrol etmek ve olası hukuka aykırılıkları gidermek amacı taşır. Ağır ceza mahkemesi kararlarının istinaf edilmesi, dosyanın bölge adliye mahkemelerine gönderilmesiyle gerçekleşir. Burada dosya yeniden incelenir ve gerekli görülürse yeni bir duruşma yapılabilir. Bölge adliye mahkemelerinin kararları ise temyiz incelemesi için Yargıtay’a götürülebilir. Yargıtay, kararın hukuka uygun olup olmadığını inceler ve gerektiğinde bozma veya onama kararı verir.
Değerlendirme
Ağır Ceza Mahkemeleri, toplumun adalet duygusunun tatmin edilmesi ve hukuk devleti ilkesinin yaşatılması adına hayati bir fonksiyon üstlenir. Suçların ciddiyeti ve toplum üzerindeki etkileri göz önüne alındığında, bu mahkemelerin yürüttüğü yargılama süreci ve verdiği kararların hukuka uygunluğu büyük bir önem arz eder. Hukukun üstünlüğü ilkesinin ve bireylerin temel haklarının korunması, ağır ceza mahkemelerinin bağımsız ve tarafsız bir şekilde görev yapmasına bağlıdır. Bu mahkemelerin, adil yargılama prensiplerine sıkı sıkıya bağlı kalmaları, hem bireylerin adalete olan inancını pekiştirmekte hem de toplumsal barışın sağlanmasına katkıda bulunmaktadır. Ağır Ceza Mahkemeleri, verdikleri kararlarla toplumun adalet arayışına cevap verirken, hukukun üstünlüğünü tesis etme görevini de başarıyla yerine getirmektedir.
Avukat Desteği
Randevu almak için çalışma saatleri içerisinde aşağıdaki telefon aracılığı ile ulaşabilir veya aşağıdaki adrese mail atabilirsiniz.
Gizlilik
Avukatlık mesleğinin en önemli etik ilkelerinden biri gizlilik olup, hukuk büromuz; 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ile belirlenen gizlilik ve sır saklama ilkesini büyük bir özen ve hassasiyet göstererek uygulamaktadır. Bununla beraber ofisimiz, müvekkillere ait bilgi, belge ve verileri sır tutma yükümlülüğü ve veri sorumluluğu kapsamında gizli tutmakta, üçüncü kişilerle ve kurumlarla hiçbir durumda ve hiçbir şekilde paylaşmamaktadır. Bu bağlamda ofisimiz, dava dosyaları ile ilgili sır saklama yükümlülüğüne uyulacağını yazılı olarak da ilke edinmiştir.