Bilişim Suçları

Bilişim Suçları 

Konuyu en basitinden ceza hukuku bakımından ele alarak başlarsak, bilişim alanındaki suçlar, bu hukuk dalının en güncel ve en hızlı değişim gösteren konularından birini oluşturmaktadır. Bundan yıllar önce hiç veya açıkça öngörülemeyen ve dolayısıyla suç tipleri arasında düzenlenmeyen birtakım yeni fiiller ortaya çıkabildiği gibi, mevcut suç tipleriyle öngörülen fiillerin yeni yöntemlerle işlenmesi de söz konusu olabilmektedir. Bu bağlamda kanun koyucunun da bu alandaki değişim ve gelişmelere paralel olarak mevcut düzenlemelerini değiştirmesi ya da yeni düzenlemeler yapması gerekmiştir.

Bilişim teknolojileri, bilginin elektronik ve teknolojik araçlar kullanılarak  ve veriler sayısallaştırılarak aktarılmasıdır. Bu kapsamda bilişim kavramı, kişisel bilgisayarlar, akılı telefonlar, tabletler gibi teknolojik araçlarla yapılan veri aktarımlarını ifade etmektedir. Bunun yanında başta Facebook, twitter, instagram, youtube vb. sosyal medya platformları ile e-mail ve telegram, whatsapp vb. uygulamalar da bilişim sistemi olarak kabul edilmektedir. Bu sistemler üzerinden işlenen siber suçlara veya özel hukuka ilişkin davalara yönelik olarak çalışan avukatlara ise bilişim avukatı denilmektedir.

İnternet teknolojileri ve sosyal medya kullanımının artmasıyla bu platformlardan hakaret, tehdit, şantaj ve özel hayatın gizliliğini ihlal gibi suçların işlenmesi de artmıştır. Bilişim avukatı sosyal medya üzerinden işlenen suç ve haksız fiillere karşı da gereken yasal süreci üstlenebilmektedir.

Bilişim Suçu veya Siber Suçlar Nelerdir?

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenmiş olan bilişim suçları şunlardır:

  • TCK M. 243, Bilişim Sistemine Girme Suçu,
  • TCK M. 244, Sistemi Engelleme, Bozma, Erişilmez Kılma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu,
  • TCK M. 245, Banka veya Kredi Kartının Kötüye Kullanılması Suçu,
  • TCK M. 245/A, Yasak Cihaz veya Program Kullanma Suçu,
  • TCK’m. 135, Kişisel Verilerin Kaydedilmesi Suçu,
  • TCK M. 136, Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme veya Ele Geçirme Suçu,
  • TCK M. 138, Verilerin Yok Edilmemesi Suçu,
  • TCK M. 124, Haberleşmenin Engellenmesi Suçu,
  • TCK M. 132, Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçu,
  • TCK M. 142. Bilişim Sisteminin Kullanılması Yoluyla İşlenen Hırsızlık Suçu,
  • TCK M. 158. Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Yoluyla İşlenen Dolandırıcılık Suçu.

5237 Sayılı Türk Ceza Kanunundaki Bilişim Suçları

5237 sayılı Türk Ceza Kanununda izinsiz bilişim sistemine girme suçunun düzenlemesiyle birlikte, hukuk sistemimizde, Avrupa Siber Suç Sözleşmesi’nin 2. maddesinde öngörülen hukuka aykırı erişim düzenlemesiyle de paralellik sağlanmıştır.

5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu 29.04.2004 tarihinde kabul edilmiş ve 01.06.2005 tarihinde de yürürlüğü girmiştir. 5237 sayılı yasada bilişim suçları onuncu bölümde “Bilişim Alanında Suçlar” başlığı altında, Kanunun ikinci kitabının “Topluma Karşı Suçlar” başlıklı üçüncü kısmında yer almaktadır. Bilişim alanında suçlar bölümünde; hukuka aykırı olarak bilişim sistemine girme ve sistemde kalma suçu, bilişim sisteminin işleyişinin engellenmesi, bozulması, verilerin yok edilmesi veya değiştirilmesi suçu, bilişim sistemi aracılığıyla hukuka aykırı yarar sağlama suçu, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu ve yasak cihaz veya program kullanma suçu yer almaktadır.

Bilişim yoluyla işlenen diğer suçlar ise; kişisel verilerin kaydedilmesi suçu, verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçu, verilerin yok edilmemesi suçu, haberleşmenin engellenmesi suçu, haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu, bilişim sisteminin kullanılması yoluyla işlenen hırsızlık suçu ve bilişim sistemlerinin kullanılması yoluyla işlenen dolandırıcılık suçudur.

Bilişim Alanında Suçlar

5237 Sayılı Türk Ceza Kanununda “Bilişim alanında suçlar” bölümünde düzenlenen suç tipleri sırasıyla:

  • TCK M. 243, Bilişim Sistemine Girme Suçu,

  • TCK M. 244, Sistemi Engelleme, Bozma, Erişilmez Kılma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu,

  • TCK M. 245, Banka veya Kredi Kartının Kötüye Kullanılması Suçu,

  • TCK M. 245/A, Yasak Cihaz veya Program Kullanma Suçudur.

Hukuka Aykırı Olarak Bilişim Sistemine Girme veya Sistemde Kalma Suçu

Kanun maddesinde bilişim sistemlerine hukuka aykırı şekilde giren veya orada kalan kişi veya kişiler hakkında cezai yaptırım uygulanacağı belirtilmiştir. Sisteme girme suçu uygulamada genellikle, şirketlerin hesaplarındaki veya veri tabanlarındaki bilgileri ve verileri elde etmek amacıyla işlenmektedir. Bununla beraber kişilerin İnternet üzerindeki bilgilerinin saklı olduğu hesaplara hukuka aykırı olarak erişim sağlamasıdır.

Bilişim sistemine girme suçunun düzenlendiği ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 243. maddesinin metni şu şekildedir:

 (1) Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren veya orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir.

(2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir.

(3) Bu fiil nedeniyle sistemin içeriği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Bilişim Sistemine Girme Suçunun Cezası

Suçun temel halinin gerçekleştirilmesi hâlinde faile seçenekli bir yaptırım öngörülmüştür. Bu bağlamda fail veya failler bir yıla kadar hapis cezasıyla veya adli para cezası ile cezalandırılabilecektir. Yine bununla beraber kanundaki açık hüküm gereğince de hâkimin her iki cezaya da aynı anda hükmetmesi mümkün değildir.

Suçun ikinci fıkrada düzenlenen daha az cezayı gerektiren nitelikli hâlinin vücut bulması durumunda ise, suçun temel şekli için öngörülen cezanın yarı oranına kadar indirilmesi kabul edilmiştir. Bu durumda faile ister hapis cezası ister adil para cezası verilmiş olsun, her ikisi de ikinci fıkrada belirtilen halin söz konusu olması durumunda yarı oranına kadar indirilecektir.

Suçun üçüncü fıkrasında daha fazla cezayı gerektiren bir nitelikli hâl olarak söz konusu durumun gerçekleşmesine bağlı olarak, faile verilecek ceza altı ay ile iki yıl arasındadır. Yine Türk Ceza Kanununa uyarınca bu suçlar nedeniyle tüzel kişiler hakkında ceza yaptırımı uygulanamayacağı gibi Türk Ceza Kanunu m.246’daki düzenleme uyarınca bu bölümde yer alan suçların işlenmesi suretiyle yararına haksız menfaat sağlanan tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunacaktır.

Bilişim Sisteminin İşleyişinin Engellenmesi, Bozulması, Verilerin Yok Edilmesi veya Değiştirilmesi Suçu

Sistemin çalışmasına engel olunması, sistemin çalışmasını önleme amaçlı verilerinin yok edilmesi veya zarar verilmesi halinde cezai yaptırım öngörülmüş olup, örneğin; kişilere sosyal medya hesapları veya elektronik posta üzerinden mesaj veya gönderi üzerinden eklenti dosyaları vs. her türlü yöntemle virüs ve benzer tüm kötü amaçlı yazılım sızdırılması yöntemleriyle sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun işlenmesi mümkündür.

5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 244. maddesinde bilişim alanındaki bir diğer suç tipi olarak sistemi engelleme; bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu şu şekilde düzenlenmiştir:

(1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması hâlinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme Veya Değiştirme Suçunun Cezası

Birinci fıkra kapsamında suç işleyen fail için bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası öngörülmüş olup, eğer failin eylem veya eylemleri ikinci fıkra kapsamında olduğu durumda ise faile altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilmesi öngörülmüştür.

Bununla beraber bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi hâlinde ise verilecek cezanın yarı oranında arttırılması da hükme bağlanmıştır.

Son olarak suçun dördüncü fıkra kapsamında olduğu durumlarda ise, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasına hükmolunacağı düzenlenmiştir.

Banka ve Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması Suçu

Banka veya kredi kartı sahiplerinin rızası veya haberi olmaksızın para yatırması, çekmesi, havale yapması, döviz alma-satması halinde suç işlenebileceği gibi uygulamada genellikle mağazadan kartla ile yapılan alışverişlerde müşterinin karta dair bilgilerinin kopyalaması, ATM’lerde para çekilirken kullanılan sistem ile kart bilgilerinin kopyalanması ya da bilgisayardan kart bilgilerinin alınması halinde suç işlenmiş olacaktır. Bununla beraber ele geçirilen kart ve hesap bilgilerinin bilişim yoluyla hırsızlık ve dolandırıcılık suçlarında araç olarak kullanılması nedeniyle, ele geçirilen kartların gerçek sahiplerinin de haksız bir şekilde yargılanmaları da günümüzde sıklıkla görünmektedir.

5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 245. Maddesinde banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu şu şekilde düzenlenmiştir.

 (1) Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

(2) Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üreten, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

(3) Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

(4) Birinci fıkrada yer alan suçun; a) Haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin, b) Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlâtlığın, c) Aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin zararına olarak işlenmesi hâlinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.

(5) Birinci fıkra kapsamına giren fiillerle ilgili olarak bu Kanunun malvarlığına karşı suçlara ilişkin etkin pişmanlık hükümleri uygulanır.

Banka ve Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması Suçunun Cezası

Ceza Birinci fıkra kapsamındaki fiiller bakımından hem adli para cezası hem de hapis cezası öngörülmüştür. Bu kapsamdaki fiillerin faili üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacaktır. İkinci, fıkra kapsamındaki fiillerin faili, üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacaktır. Üçüncü fıkra kapsamında fiili gerçekleştiren kişi dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Ayrıca söz konusu suçun işlenmesi suretiyle yararına haksız menfaat sağlanan tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine de hükmolunacaktır.

Yasak Cihaz veya Program Kullanma Suçu

Yasal cihaz ve program kullanma suçu bilişim suçlarının işlenmesinde araç olarak kullanılan keylogger vb. programları kapsamakta olup, fikir ve sanat eserleri kanununda düzenlenen lisanssız program kullanma suçu ile karıştırılmamalıdır.

5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 245/A Maddesinde banka yasak cihaz veya program kullanma suçu şu şekilde düzenlenmiştir.

(1)Bir cihazın, bilgisayar programının, şifrenin veya sair güvenlik kodunun; münhasıran bu Bölümde yer alan suçlar ile bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle işlenebilen diğer suçların işlenmesi için yapılması veya oluşturulması durumunda, bunları imal eden, ithal eden, sevk eden, nakleden, depolayan, kabul eden, satan, satışa arz eden, satın alan, başkalarına veren veya bulunduran kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

Doğrudan Bilişim Suçları uzlaşmaya ve şikayete tabi değildir. Dolaylı bilişim suçlarında ise şikayet ve uzlaşmaya dahil olma durumu hangi suçun işlendiğine göre değişkenlik göstermektedir. Detaylı bilgi ve randevu almak için bizlerle iletişime geçebilirsiniz.

 

Content Protection by DMCA.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir