Skype Üzerinden Şantaj ve Tehdit

Günümüz dijital çağında internet üzerinden işlenen suçlar arasında şantaj, ciddi bir artış göstermiştir. Skype, Facebook, Instagram, WhatsApp, Snapchat gibi sosyal medya platformları şantaj suçlarının en sık işlendiği alanlar arasında yer alır. Bu suçlarda, mağdurların kişisel bilgileri, görüntüleri veya mesajları kötüye kullanılarak tehdit unsuru oluşturulmaktadır.

Özellikle görüntülü görüşme kayıtlarıyla yapılan şantajlar genellikle yurtdışından organize şekilde gerçekleştirilmektedir. Ancak, şantajcının yurtdışında olması her zaman gerekli değildir. Türkiye içindeki şantajcılar, yurtdışındaki para tahsilatçılarıyla iş birliği yapabilir.

Not: Bu yazı, ilk olarak 7 Haziran 2020 tarihinde yayımlanmıştır. Güncel bilgiler ve eklemelerle yeniden düzenlenmiş olup, mevcut gelişmeler doğrultusunda içeriği zenginleştirilmiştir.

Görüntülü Konuşma ile Video Şantajı

Görüntülü Konuşma ile Video Şantajı, İletişim teknolojilerinin kontrolsüz gelişmesi ve internetin yaygınlaşmasıyla birlikte internet üzerinden birçok suç gibi gelişme göstermektedir. Çoğu şantaj suçları bilindiği üzere internette sosyal ağlar aracılığıyla Facebook, Twitter, Whatsapp ve Instagram gibi sitelerde ve platformlarda işlenmektedir. Şantaj ise genellikle şantaj örgütlerinin mağdurun kişisel bilgilerini izinsiz olarak alması ile başlayıp, mağdurdan maddi yarar edinmek için bu bilgi ve görüntüleri internette yayacağı tehdidi ile ortaya çıkmaktadır. Bazı durumlarla önü alınamaz bir yayılma da söz konusu olabilmektedir. Bu mağdurun sosyal durumu, ekonomik durumu ve bilgi birikimiyle de orantılıdır.

1) Yurtiçinden Şantaj

Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) “Şantaj Suçu”, 107. maddenin ikinci fıkrasında, “kişinin onur ve haysiyetini zedeleyecek hususların, kendisine veya başkasına yarar sağlamak amacıyla ifşa edilmesi veya isnat edilmesiyle tehdit edilmesi” olarak tanımlanmıştır. Şantaj suçunun oluşabilmesi için failin haksız bir menfaat amacına sahip olması gerekmediği gibi, bu amacı gerçekleştirmiş olması da şart değildir. Şantaj suçu, tehdidin kendisiyle tamamlanmış sayılır ve fiili gerçekleştirme zorunluluğu yoktur.

Günümüzde, özellikle internet ortamının geniş kapsamlı ve anonim yapısı düşünüldüğünde, şantaj suçlarının faillerini tespit etmek büyük bir zorluk yaratmaktadır. Bu noktada, elektronik deliller suçun aydınlatılmasında ve faillerin tespit edilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Ancak, delillerin toplanması, incelenmesi ve korunması süreçlerinde dikkatli ve profesyonel bir yaklaşım şarttır.

Soruşturma aşamasında, şüphelinin kullandığı bilgisayar, yazılımlar ve elektronik cihazlar üzerinde detaylı incelemeler yapılabilir. Bu süreçte, cihazlardan alınan kayıtların kopyalanması, deşifre edilmesi ve metne dönüştürülmesi gibi işlemler Cumhuriyet Savcısı veya hâkim kararıyla yürütülmektedir. Bu kararlara karşı itiraz hakkı da bulunmaktadır. Siber suçların ispatlanması aşamasında, özellikle ilk müdahale eden kişi ya da kurumların elektronik delillerin korunması ve doğru bir şekilde kayıt altına alınması konusunda bilinçli olmaları davanın seyri açısından kritik öneme sahiptir. Elektronik delillerin hatalı veya eksik şekilde muhafaza edilmesi, mahkemelerde kullanılabilirliğini engelleyebilir.

Ayrıca, siber şantaj mağdurlarının bu süreçte yalnız kalmaması ve hukuk sistemiyle koordineli bir şekilde hareket etmesi, delillerin etkin kullanımını sağlamak ve hukuki hakların korunması için elzemdir. Bu nedenle, mağdurların mutlaka bilişim suçları konusunda uzmanlaşmış bir avukattan destek alması önerilmektedir.

2) Yurtdışında Yapılan Şantaj ve Tehdit

Fas Üzerinden Yapılan Şantaj ve Tehdit

Fas çeteleri, şantaj yöntemlerinde teknolojiyi etkili bir şekilde kullanarak kişileri tuzağa çekmek için oynatma videoları ya da programlar kullanır. Video şantajı, en yaygın siber suçlardan biridir ve genellikle bir ya da birden fazla kişi tarafından gerçekleştirilir. Son yıllarda internetin ve akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla birlikte, bu tür bilişim suçlarında ciddi bir artış yaşanmıştır.

Görüntülü iletişim teknolojilerinin kullanımı, mağdurları fiziksel olarak görmeden tuzağa düşürmeyi mümkün kılmaktadır. Failler, genellikle farklı uygulamalar aracılığıyla kurbanlarına ulaşır ve onları sosyal medya, arkadaşlık ya da tanışma platformları üzerinden hedef alır. Türkiye dışında birçok ülkeye yayılan bu suç ağı, özellikle erkekleri hedef alarak onların kişisel bilgilerini toplamaya çalışır.

Bulgaristan Üzerinden Şantaj ve Tehdit

Bu tür şantajda failler genellikle Bulgaristan’da yaşayan, Türkçe konuşan Türk asıllı Bulgar vatandaşlarıdır. “Bulgar şantajı” olarak bilinen bu suç türü, ilk olarak Filipinler’de yayılmış bir internet şantajı yöntemidir ve günümüzde Bulgaristan’ın kuzey şehirlerinde yaygın olarak işlenmektedir. Şantajcılar, Trakyalı veya göçmenlere özgü bir Türkçe kullanarak hedeflerini yanıltır.

Bu suç türünde şantajcılar yalnızca erkekleri hedef alır ve sosyal medya platformları, arkadaşlık siteleri gibi mecralar üzerinden mağdurları seçer. Failler, sahte profiller oluşturarak kurbanlarını Skype gibi görüntülü sohbet programlarına yönlendirir ve görüşme sırasında kaydettikleri görüntüleri kullanarak mağdurları tehdit ederler. Şantaj sürecinde kurbanın sosyal medya hesaplarındaki arkadaş listesi daha önceden kopyalanmış olur.

Fildişi Sahili Üzerinden Şantaj ve Tehdit (Abidjan)

Fildişi Sahili, dünyada en fazla Skype şantajı suçunun işlendiği ülkelerden biridir. Burada failler, İngilizce yazışmalarla mağdurları tuzağa düşürür. Skype, WhatsApp ve Messenger gibi platformlar üzerinden özel görüntüler habersiz şekilde kaydedilir ve ardından bu görüntülerin kurbanın iş yerine ya da yakın çevresine gönderileceği tehdidiyle şantaj yapılır.

Failler, yalnızca para talep etmekle kalmaz; bazen bu görüntüleri pornografik sitelerde yayınlayarak tıklama başına gelir elde etmeyi de hedefler. Şantaj çeteleri, Western Union ve Moneygram gibi yöntemlerle parayı toplar. Paralar genellikle Fildişi Sahili’nde nakit olarak çekildikten sonra Fransa’ya kripto para ya da banka transferiyle gönderilir. Bu nedenle Fildişi Sahili’ndeki şantaj çeteleri en tehlikeli gruplardan biridir.

Filipinler Üzerinden Şantaj ve Tehdit

Filipinler’den gerçekleştirilen şantajlar, diğer ülkelere oranla daha az sayıdadır ancak yaygın bir tehdit oluşturmaktadır. Failler, genellikle Instagram, LinkedIn ve Facebook gibi platformlardan mağdurların arkadaş listelerine ulaşır ve görüntülerle tehdit etmeye başlar. Bu şantaj türü bireysel olarak gerçekleştirilse de, mağdurlar üzerindeki etkisi oldukça büyüktür.

Şantajcılar, kurbanın sosyal medya hesaplarından arkadaşlarının ve aile üyelerinin isimlerini paylaşarak psikolojik baskı kurar. Bazı durumlarda, tehditlerini yerine getireceklerini göstermek için YouTube ya da sosyal medya platformlarında sahte videolar paylaşabilirler. Hedef alınan kişiler genellikle yabancı dil öğrenmeye çalışan ya da uluslararası arkadaşlık sitelerinde aktif bireylerdir.

Şantajcıların talep ettikleri meblağlar 100$ ile 20.000$ arasında değişebilir. Filipinler’den yapılan bu tür suçlarda genellikle uluslararası tanışma siteleri ve sosyal medya platformları kullanılmaktadır. Şantaj faillerinin dünya genelinde geniş bir ağa sahip olduğu ve bu suçların giderek artan bir tehdit oluşturduğu gözlemlenmektedir.

Şantaj ve Tehdit Altındaki Kişilerce Yapılması ve Yapılmaması Gerekenler

1- Şantaj mağduru olanlar şantaja boyun eğmemelidir. Şantaja boyun eğilmesi ve şantajcının isteklerinin yerine getirilmesi şantaj eylemlerini asla sona erdirmeyecektir. Aksine şantajcının dediğini yapmak şantajcıyı daha fazla şantaj yapmaya motive edecektir. Dolayısıyla, Skype ile şantaj suçuna maruz kalanlar mutlaka hukuki ve profesyonel yardım almalıdır.

2 – Yurt dışı kaynaklı şantajlarda uluslararası hukuki sürecin işlemesi zaman alabileceğinden mağduriyetlerin önüne geçmek oldukça zordur. İlgili ülkede (örneğin Bulgaristan) yasal yollara başvurmak mümkün olsa da, şantaj çeteleri dijital delillerin suç unsuru oluşturmaması için gerekli önlemleri almakta ve bazı girişimlerde bulunmaktadır.

3- Telefon numarasının değiştirilmesi, şantajcının talep edilen faydayı size iletememesine, dolayısıyla şantaja konu video veya görselin paylaşılmasına ve sizin haberinizin dahi olmamasına neden olabilir.

4-Şantaj suçunu işleyen kişinin suça konu olan görsel, video ve benzeri materyalleri internet ortamında yayınlaması durumunda bu içeriğin kaldırılması için ivedilikle yasal başvuruda bulunulmalıdır. Kaldırılması talep edilen içerik aynı zamanda ceza davasına konu olacağından bilişim suçları ve cezalandırma konusunda deneyimli bir avukattan hukuki yardım istenmelidir.

5-İnternet üzerinden şantaj yapılması durumunda avukat, şantaj danışmanlığı, kişisel ve gizli içeriklerin takibi, yayılmasının önlenmesi, varsa kaldırılması, dava takibi ve hukuki süreç takibi konularında çok yönlü bir şekilde çalışmalı ve çalışmalıdır.

6-Şantaj yapan kişiye para göndermek asla çözüm değildir. Zira o kişiler de örgüt şeklinde çalışmakta, kişisel ve mahrem veriler ile insanlardan para istemekte, para yollamanız halinde de görüntüleri silmek yerine internet ortamlarında paylaşmaktadırlar.

Bilgilendirme Notu

Bu yazı, yasal haklarınızı öğrenmeniz ve bilinçlenmeniz amacıyla, sosyal sorumluluk bilinciyle ve toplumsal fayda gözetilerek hazırlanmıştır. Yazının iş elde etme amacı bulunmamaktadır. Ancak, okuduğunuz yazıyla ilgili herhangi bir hukuki sorununuz veya sorularınız varsa, aşağıdaki iletişim bilgilerimizden ya da İletişim Sayfamızdan bize ulaşabilirsiniz.